İzmir'in su ihtiyacını karşılayan başlıca barajlar, kent için hayati önem taşırken, son veriler bu kaynakların kritik seviyelere gerilediğini ortaya koyuyor. Balçova, Gördes, Tahtalı, Ürkmez, Güzelhisar ve Alaçatı Kutlu Aktaş barajları, İzmir'in su temini için temel unsurlar arasında yer alırken, İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) tarafından paylaşılan veriler, barajlardaki su seviyelerinin endişe verici şekilde düştüğünü gösteriyor.
Tahtalı ve Ürkmez Barajlarında Alarm Zilleri Çalıyor
İzmir'in en büyük içme suyu kaynaklarından biri olan Tahtalı Barajı, ciddi bir doluluk oranı düşüşü yaşıyor. Geçtiğimiz yıl %27,18 seviyesinde olan doluluk oranı, bu yıl %11,22’ye kadar geriledi. Yani, barajdaki su seviyesi yaklaşık %16 oranında azaldı. Tahtalı Barajı’ndaki bu düşüş, İzmir için büyük bir risk teşkil ediyor. Özellikle yaz aylarında su tüketiminin zirveye çıktığı dönemde, bu seviyedeki bir azalma, kentin su temininde büyük zorluklar yaratabilir.
Ürkmez Barajı da benzer bir düşüş eğiliminde. Geçen yıl %14,06 olan doluluk oranı, bu yıl %6,97'ye kadar geriledi. Bu oran, barajın su kapasitesinin kritik seviyelere yaklaştığını ve su kaynaklarının hızla tükenebileceğini gösteriyor. Her iki barajdaki düşüş, İzmir’in su güvenliği açısından endişe verici bir tablo oluşturuyor.
Gördes ve Alaçatı Kutlu Aktaş Barajlarında Durum Daha da Kritik
İzmir'in su kaynakları açısından en büyük tehditlerden biri ise Gördes ve Alaçatı Kutlu Aktaş barajlarında yaşanan dram. Gördes Barajı’nda aktif doluluk oranı, sadece %0,71 seviyesinde kalmış durumda. Geçen yıl bu oran %5,27’ydi, yani ciddi bir azalma yaşanmış. Bu barajın neredeyse tamamen boşalması, İzmir için büyük bir su kıtlığı tehlikesi oluşturuyor. Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı’ndaki doluluk oranı ise %15,06 olarak raporlanmış durumda. Geçtiğimiz yıl %18,35 olan bu oran, İzmir'in su temininde yaşanacak olası zorlukları gözler önüne seriyor.
Güzelhisar Barajı Durumda Nispeten İyi, Ancak Azalma Var
Güzelhisar Barajı, diğer barajlara kıyasla daha istikrarlı bir durumda bulunuyor. Aktif doluluk oranı %63,92 olarak ölçülürken, geçen yıl bu oran %64,42 idi. Yine de burada da bir azalma söz konusu. Güzelhisar Barajı, kent genelindeki su ihtiyacını karşılamada önemli bir kaynak olmaya devam etmekle birlikte, mevcut oran, kentin su ihtiyacının artan hızla karşılanması için yeterli olmayabilir.
İklim Değişikliği ve Artan Tüketim Su Kıtlığına Yol Açıyor
Uzmanlar, barajlardaki bu olumsuz tabloyu, özellikle iklim değişikliğine bağlı düzensiz yağışlar ve sıcaklık artışlarına bağlıyor. İzmir'de son yıllarda yaşanan düzensiz yağış rejimi, barajlarda su seviyelerinin sağlıklı seviyelerde tutulmasını zorlaştırdı. Bunun yanı sıra, artan nüfus ve su tüketimi, barajların su kaynaklarını hızla tüketiyor. Yetersiz yağışlar ve artan sıcaklıklarla birleşen bu faktörler, su seviyelerinde büyük bir düşüşe neden oldu.
Su Yönetiminde Yeni Bir Strateji İhtiyacı
İzmir'in su kaynaklarındaki bu ciddi azalma, kent genelinde daha etkili bir su yönetim stratejisine olan ihtiyacı ortaya koyuyor. Uzmanlar, barajlardan elde edilen verilerin yıl bazında sürekli olarak düşmesinin, şehrin su ihtiyacını karşılamakta büyük zorluklar yaşanabileceğinin bir göstergesi olduğunu vurguluyor. İklim değişikliği ve su kaynaklarındaki azalmaya karşılık, daha verimli ve sürdürülebilir su yönetim stratejilerinin uygulanması gerektiği konusunda yetkililere uyarılarda bulunuyorlar. İzmir’in su kaynaklarını koruma noktasında yeni politikaların hayata geçirilmesi, gelecekteki su krizlerinin önüne geçilmesi açısından kritik bir önem taşıyor.