CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen toplu açılış etkinliğinde açıklamalarda bulunuyor. Özel, bugün yaptığı açıklamada saat 15.00’i işaret etmiş ve bir ‘sürpriz’ açıklayacağını duyurmuştu.
Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Belediyecilik anlamında bir kente ne yapılacaksa Mersin’de var. Türkiye’de kim belediyecilikte ne yaptıysa Mersin’de var. Türkiye’de yapılıp da Mersin’de yapılmayan neredeyse hiçbir şey yok.
6 Şubat'ta bundan iki yıl önce gelecek ay 2. yılı dolacak. Büyük bir deprem yaşandı. Fay hattı 10 şehri yerle bir etti. Mersin o şehirlere en yakın ilimizdi. Tam 450 bin depremzedeye, Vahap Başkan ve üç belediyemiz hepimiz adına ev sahipliği yaptılar. BU iktidar bu ev sahipliği için Mersin'e bir kuruş ilave bir şey yollamadı.
Hizmetler aksasın diye ellerinden gelen her engellemeyi yaptılar. Katkı sağlayın dedik kabul etmediler. Yurt dışından destek bulundu, imza atmayıp o paraların gelmesine dahi engel oldular. CHP'li belediye engel oldular. Şimdi dahi Mersin'de 240 bin depremzede var. Depremzedeler halen daha Mersin'in deprem öncesi kaynaklarıyla bakılmaya çalışırken, halen daha Recep Tayyip Erdoğan hazımsızlığından belediyelerimizi silkelemeye, SGK'ya olan borçları tahsil etmeye, sadece ve sadece 'parasız zor durumda bırakayım ki hizmet edemesinler' anlayışıyla, Mersin'in önüne köstek olmaya devam ediyor.
Geçmişte bunu yaptın ne oldu? 31 Mart akşamı Mersinliler geldi kararını verdi. Senin engellemelerine değil, hizmete, gayrete bir kenti sevmeye oy verdiler. Bundan sonraki seçimde de istediğin kadar engel olmaya çalış, Mersinliler de Türkiyeliler de kimin gideceğine kimin geleceğine karar verdiler.
Şimdi limonu dalında bırakanlar bir tarafta, dalında kalan limonu toplayıp hemşerilerine sahip çıkanlar bir tarafta duruyorlar.
Buradan bütün Türkiye’ye sesleniyorum. Bakın Erdoğan diyor ki yüksek fiyatların sorumlulularını boykot edin. BU çağrıyı sahipleniyorum. Enflasyon yüzde 80’ken TÜİK enflasyonu yüzde 40’ken, asgari ücretliyi yüzde 30’a emekliyi yüzde 15’e razı etmeye çalışıp çorbayı kaynattırmayanlara, doğal gaz faturasını ödenemez hale getirenlere, emekliyi emekçiyi sürükleyenlere, tarımda çiftçiyi limon üreticisini perişan edenlere, esnafı siftahsız kepenk kapatmaya mahkum edenlere karşı, bundan sonra protesto haktır.
31 Mart seçimlerinde, bugün iktidarı uyarmanın, iyi belediye başkanı seçmenin, iktidara, ‘aklını başına al’ demenin, sarı kart göstermenin zamanı demiştim. O gün sarı kart gösterdiniz Tayyip Bey anlamadı. Sizin sesinizi duydu mu? Peki bu verdiği maaşla, 14 bin 500 lirayla geçim olur mu? Bu asgari ücretle geçim olur mu? O zaman anladığı dilden konuşacağız. Hazır mısınız? Mersin’den başlıyoruz ve bütün Türkiye’deki emeklileri, asgari ücretlileri tüm ezilenleri bu iktidara kırmızı kart göstermeye devam ediyorum.
Emekliler, bundan sonra Türkiye’nin 4 bir yanında cebinizde kırmızı kart bulundurmaya, bu düşük maaşları çektikçe bu zulmü gördükçe, iktidar gidene kadar bu kırmızı kartları ona göstermeye hazır mısınız?
Buradan bütün Türkiye’ye sesleniyorum. Bakın Erdoğan diyor ki yüksek fiyatların sorumlulularını boykot edin. BU çağrıyı sahipleniyorum. Enflasyon yüzde 80’ken TÜİK enflasyonu yüzde 40’ken, asgari ücretliyi yüzde 30’a emekliyi yüzde 15’e razı etmeye çalışıp çorbayı kaynattırmayanlara, doğal gaz faturasını ödenemez hale getirenlere, emekliyi emekçiyi sürükleyenlere, tarımda çiftçiyi limon üreticisini perişan edenlere, esnafı siftahsız kepenk kapatmaya mahkum edenlere karşı, bundan sonra protesto haktır.
31 Mart seçimlerinde, bugün iktidarı uyarmanın, iyi belediye başkanı seçmenin, iktidara, ‘aklını başına al’ demenin, sarı kart göstermenin zamanı demiştim. O gün sarı kart gösterdiniz Tayyip Bey anlamadı. Sizin sesinizi duydu mu? Peki bu verdiği maaşla, 14 bin 500 lirayla geçim olur mu? Bu asgari ücretle geçim olur mu? O zaman anladığı dilden konuşacağız. Hazır mısınız? Mersin’den başlıyoruz ve bütün Türkiye’deki emeklileri, asgari ücretlileri tüm ezilenleri bu iktidara kırmızı kart göstermeye devam ediyorum.
Emekliler, bundan sonra Türkiye’nin 4 bir yanında cebinizde kırmızı kart bulundurmaya, bu düşük maaşları çektikçe bu zulmü gördükçe, iktidar gidene kadar bu kırmızı kartları ona göstermeye hazır mısınız?
Sizlerden bu şartlara boyun eğmenizi istiyorlar. Ben bu hesabı Türkiye’nin her yerinde yapıyorum çıldırıyor, ‘hesabı bırak’ diyor.
TANTUNİ HESABI YAPTI
Şimdi buradan açıkça söylüyorum, bugün Mersin’de sordum. Tantuniciye. Sokaktaki insana. Geçen sene tantuni kaç liraydı dedim, 110 lira dediler. Bu sene tantuni kaç para oldu? 240 lira oldu. Geçen sene, tantuni 110 lirayken, asgari ücret 17 bin lirayken, 155 tantuni alıyordu bir asgari ücret. Bu sene asgari ücret 22 bin 104 tantuni 240, 92 tantuni alıyor.
Alım gücünü ortadan kaldırıyorsun, para lazım olduğunda vatandaşa değil yandaşa veriyorsun. Dedi ki "10 bin lirayı 12 bin 500 yaptık, 33 milyar maliyeti var. Özel'in dediğini yapmamız için 66 milyara ihtiyacımız var." Geçen sene büyük şirketlerin beşli çetelerin, tam 660 milyar ödemesi gereken kurumlar vergisinden vazgeçti. Emekliye bulamadığı paranın 10 katını kendi müteahhitlerine buluyor.