TÜRK-İŞ’in Hesaplama Yöntemi Eleştirildi
TÜRK-İŞ, yoksulluk sınırını hesaplamak için uzun yıllardır açlık sınırını 3,26 katsayısı ile çarpıyor. Ancak Özlale, bu yöntemin günümüz gerçeklerine uymadığını belirtti. 2003-2004 TÜİK verilerine dayanan bu hesaplamanın, gıda harcamalarının bütçe içindeki payındaki değişiklikleri göz önünde bulundurmadığını söyledi.
Özlale, "Gıda harcamalarının toplam tüketim harcamaları içindeki payı 2003’te yüzde 30,7 iken, bu oran 2023’te yüzde 20,6’ya düştü. Barınma ve kira giderlerindeki artış, bu düşüşün temel nedenlerinden biri" dedi.
Yoksulluk Sınırı 100 Bin TL’yi Aşıyor
Özlale, TÜRK-İŞ’in Kasım 2024 için 66 bin 976 TL olarak açıkladığı yoksulluk sınırının gerçeği yansıtmadığını savundu. Gıda harcamalarının yüzde 20,6 oranında olduğu bir ekonomide, yoksulluk sınırının 99 bin 800 TL, yani kabaca 100 bin TL olması gerektiğini ifade etti.
Bu hesaplamanın, Türkiye’de yoksul sayısının mevcut istatistiklerden çok daha fazla olduğunu gösterdiğini belirten Özlale, "Asgari ücret 25 bin TL’nin altında kalırsa, tüm aile bireylerinin çalıştığı bir hanede bile yoksulluk sınırı aşılmayacaktır" diye konuştu.
Barınma Krizi ve Tüketim Eğilimleri
Özlale, Türkiye’deki barınma krizine de dikkat çekerek, konut ve kira giderlerindeki artışın tüketim harcamalarının kompozisyonunu ciddi şekilde etkilediğini söyledi. Artan barınma maliyetlerinin, gıda harcamalarının bütçe içindeki payını azalttığını ve yoksulluk sınırını daha geniş bir perspektiften hesaplamanın zorunluluk olduğunu vurguladı.
Çözüm Önerisi: Güncel Verilerle Hesaplama
Ümit Özlale, TÜRK-İŞ gibi kuruluşların yoksulluk sınırı hesaplamalarını güncel verilerle ve değişen tüketim eğilimleriyle yeniden yapması gerektiğini ifade etti. Bu yaklaşımın, yoksullukla mücadelede daha gerçekçi politikalar üretmek için önemli bir adım olacağını belirtti.
Türkiye’de yoksulluk sınırının gerçekçi bir şekilde hesaplanması, yalnızca istatistiklere değil, aynı zamanda ekonomik politika yapıcıların çözüm üretebilmesine de katkı sağlayabilir. Özlale’nin bu açıklamaları, ekonomik gerçekleri yeniden tartışmaya açıyor.